Bulunduğunuz makam, mevkii itibariyle cevap verilmesi gereken durumlar vardır.
Tabii en doğal hak olan mahkeme yoluna başvurmak, daha doğrusu örnek aldığınız milletvekiliyle aynı yolda ilerlemeyi seçmek de bir tercihtir.
Siz sanırım milletvekiliniz gibi yargıyı meşgul etmek adına dava yolunu seçeceksiniz Sn. Bektaş!
Mağdur olduğunuzdan, ailenizin manevi zarar gördüğünden bahsetmişsiniz ya,
Sahi haklı da olabilirsiniz... Fakat tüm bunlara ek saygınlığınızı ve maneviyatınızı da korumak isterken;
Ne olacak bu;
"*Sahte faturalar?
*Elektrik hırsızlığı?
*Kapalı olması gereken ocaklarda üretimin yapılması?
*Mapek’e yanlış bilgi vermek?
*Mühendislerinin fenni nezaretçiliği iptal edilmesi"
‘Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu!’ demezler mi insana?
Sen haysiyet de, şeref de, namus de…
Sonra da,
2 oda 1 salona bile BİN liradan aşağıya fatura gelmezken,
Nasıl oluyor da koskoca ocağa 1.500 lira elektrik faturası ödüyorsunuz! ’a cevap vereme…
Hadi gittiniz diyelim yargıya;
Hakim, savcı size sormayacak mı?
Suç duyurusunda bulunmayacak mı?
Kamuyu zarara uğratmaktan, devleti dolandırmaktan, kul hakkı yemekten, kaçak elektrik kullanmaktan, sahte fatura kesmekten…
Her kim konuşuyor, her kim yazıyorsa ispat etmeye davet ediyorum demiştiniz…
‘Buyurunuz’ dedik…
Whatsapp ihbar hattına gelen yazışmalar ve görselleri önünüze koyduk…
İspatsa ispat…
Daha ne istiyorsunuz?
İspat beğendiremiyoruz sizlere!
Hayır nasıl ispatlar istiyorsunuz kamuoyuyla paylaşın ki sizleri tatmin etsin cevaplarımız…
Ya da gidin yargıya, bunlar yalan deyin… Siz ispat edin…
Gelik Madencilik sizin paravan şirketiniz! Buna bile sessiz kalmışsınız! Cevap vermemişsiniz!
Bakın görün bunun altından daha neler neler çıkacak…
Son olarak da ‘Adalet gerekli şamarı ve tokadı vuracak’ demiştiniz…
Adalet gerekli şamarı ve tokadı elbet vurur yeter ki kantarın ayarıyla oynamayın…
Zira ayarıyla oynadığınız kantar gün gelir sizi tartar!…