Büro Emeklileri Sendikası (BES) Başkanı Hayri Anıl Çetin, "Mülakat değil liyakat!, Vergide, ücrette adaletistiyoruz" dedi.
Büro Emekçileri Sendikası tarafından kent merkezinde basın açıklaması gerçekleştirildi.
BES şube Başkan Hayriye Anıl Çetin yaptığı basın açıklamasında Hazine ve Maliye Bakanlığı'nda Merkez/Taşra Gelir/Gider ayrımına son verilsin! çağrısında bulundu.
İnsan onuruna yakışır ücret istediklerini belirten Hayri Anıl Çetin, taleplerinin karşılanması için alanlarda olduklarını belirterek şunları söyledi:
"MÜLAKAT DEĞİL LİYAKAT VERGİDE ÜCRETLİ ADALET İSTİYORUZ"
"Bugün kamu emekçileri Sendikamız BES ve Konfederasyonumuz KESK öncülüğünde alanlarda, emekçilerin insanca yaşam taleplerini bir kez daha haykıracak!
Yıllardır mücadele ediyoruz, insanca bir yaşam için taleplerimizi sürekli gündemde tuttuk, tutmaya da devam ediyoruz. Ülkemizi sermaye sahipleri için cennet, emekçiler için cehenneme çeviren uygulamalara karşı emekçilerden yana tutum aldık, almaya da devam edeceğiz. Taşı delen suyun gücü değil damlaların sürekliliğidir yaklaşımı ile mücadele eden emekçiler olarak umut ve inancımızı hiç yitirmedik inatla mücadelemizi sürdürüyoruz.
Bir ay sonra yapılacak milletvekilliği ve cumhurbaşkanlığı seçimlerine giderken siyasi partilerin seçim beyannamelerini açıkladığı bir dönemde bizde kamu emekçileri olarak taleplerimizi beyan ediyoruz!
Kamu hizmetlerinin piyasalaşmasına karşı kamusal hizmetlerinin halk yararına kullanılması anlayışını savunduk, kamu hizmetlerinin parasız, nitelikli ulaşılabilir olması için mücadele ettik,
Kamuda işe alım ve görevde yükselme sınavlarında yapılan mülakat sınavlarına karşı olduk, liyakati savunduk! Mülakat değil liyakat sloganını şiar edindik.
2012 yılında kamuda eşit işe eşit ücret adı altında çıkarılan 666 sayılı KHK ile kamu emekçilerine ücret adaletsizliği getiren, kazanılmış haklarımızı gasp eden uygulamalara karşı yıllardır direniyoruz.
Kamu emekçilerinin çalışırken aldığı her türlü ek ödemenin emekli aylıklarına yansıtılmasını, adil bir ek gösterge sistemini savunduk, 3600 ek göstergenin ayrımsız olarak tüm kamu emekçilerine verilmesi için mücadele ediyoruz.
Değerli Arkadaşlar,
Biz demokrasi mücadelesinin saç ayaklarından birinin de adli bir vergilerime anlayışını gelişmesinden geçtiğini biliyor ve bunu mücadelesini veriyoruz.
Bu anlayıştan hareketle 2005 yılında çıkarılan 5345 sayılı kanunla oluşturulan gelir idaresi başkanlık modelinin sorunları çözmeyeceğini ifade etmiştik. Aradan 18 yıl geçmesine rağmen yapısal sorunları çözülmeyi beklemektedir. Kurum süreç içinde daha parçalı hale gelmiş, kurum çalışanlarını arasındaki ücret farkı derinleşmiştir. Bunun için Gelir İdaresi Başkanlığı dahil olmak üzere Hazine ve Maliye Bakanlığı’nda merkez/taşra, gelir/gider ayrımıma son verilmesini, mali hizmetler sınıfı oluşturularak, kurumda yeni bir kariyer planlaması yapılmasını istiyoruz.
Vergi adaleti için mücadele ederken, tüketilmesi zorunlu mal ve hizmetlerden dolaylı vergilerin kaldırılması, emekçiler üzerindeki vergi dilimi soygununun son bulması ve servet vergisi konulmasını savunduk.
Bireysel emeklilik sistemine karşı, toplumsal dayanışmayı esas alan kamusal sosyal güvenlik sistemi için mücadele ediyoruz.
TÜİK’in manipüle ettiği enflasyon oranlarına karşı insanca yaşam ücretini savunduk, kamuda en düşük maaşın sendikamızca hesaplanan yoksulluk sınırı rakamlarına çekilmesi için mücadele ettik,
Siyasi iktidar eliyle yaratılan yandaş sendikalarca imzalanan satış sözleşmelerine karşı durduk, grev hakkımız ile ilgili yasal düzenleme ve gerçek bir toplu sözleşme için mücadele etmeye devam ediyoruz,
Büro emekçileri sendikası olarak yıllardır kamuda yapılan sınavlarda mülakat uygulamalarının kaldırılması için mücadele ettik, evet arkadaşlar, taşı delen suyun gücü değil damlaların sürekliliğidir, yalnız çıktığımız bu yolda bugün iktidar dâhil tüm siyasi partiler mülakat sınavlarını kaldıracağız diyorsa, bu başta sendikamızın çalışmaları ve mücadele kararlılığının sonucudur.
Sırada 666 sayılı KHK ile gasp edilen ikramiyeler, havuz paraları, vekâlet ücretleri var. Sırada başta Maliye Bakanlığında olmak üzere uzman kadroların, merkez-taşra, gelir-gider ayrımına tabi tutularak yaratılan ücret adaletsizliklerinin son bulması var. Sırada ayrımsız 3600 ek gösterge talebimiz var. Taleplerimiz için dün olduğu gibi bugünde mücadele kararlılığımızı ortaya bir kez daha koyuyoruz. Yarın da mücadele kararlılığı içinde olacağımızı bir kez daha ifade ediyoruz!
Siyasi iktidarın kamu emekçilerini enflasyona ezdirmedik, ezdirmeyeceğiz, söylemini dilinden düşürmediği, seçim beyannamesinde de benzer vaatlerin yer aldığı bir dönemi yaşıyoruz. Geçmişe gitmeye gerek yok 2023 yılı şubat ayı itibariyle maaş zamlarının enflasyon oranının altında kaldığı bir gerçekliği yaşıyoruz.
Yıllardır yandaş sendika Memur Sen ile siyası iktidar tarafından kamu emekçilerine dayatılan satış sözleşmelerini, %5 zammı ayakta alkışlayan Memur Sen temsilcilerini unutmadık, unutmayacağız!
TÜİK tarafından aklımızla alay edercesine açıklanan enflasyon rakamlarının maaşlarımızda yol açtığı kayıpları unutmadık, unutmayacağız!
Kamu emekçilerinin aldığı maaştan bihaber Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanının sözlerini unutmadık, unutmayacağız!
Kamu Emekçilerinin yıllardır gerileyen maaşlarının güncellenme ihtiyacı vardır, Kamu Emekçileri lütuf istemiyor, kamu emekçilerinin maaşları ve özlük haklarına ilişkin acilen toplu sözleşme masası kurulmalıdır.
(Haber-Ercan Demir)