Olay, 13 Eylül’de Gebze’deki Mimar Sinan Mahallesi Mimar Sinan Caddesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, 21 yaşındaki Kerem Uzun, plakasız motosikletiyle seyir halindeyken polisin "dur" ihtarına uymadı. Motosikletiyle kaçmaya çalışan Uzun’a polis İ.S. tarafından ateş edildi. Kurşunun isabet ettiği Uzun motosikletinden düştü. Hastaneye kaldırılan Uzun, yapılan tüm müdahaleye rağmen hayatını kaybetti. Ateş eden polis memuru İ.S. ise tutuklandı.

Tutuklu sanık İ.S.’nin Gebze 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanmasına devam edildi. Duruşmada cumhuriyet savcısı mütalaasını sundu. Mütalaada; toplanan deliller, dinlenen müştekiler, tanıkların beyanları, CD çözüm tutanağı, ölü muayene ve otopsi tutanağı, Adli Tıp Kurumu ve kriminal raporları dikkate alındığında, sanığın "Muhtemel kastla adam öldürme" suçunu işlediğinin tespit edildiği belirtilerek, "kasten öldürme" suçundan cezalandırılması talep edildi.

"Sanık kendisine verilen emir ve talimatlara uymamıştır"

Müşteki avukatı, olay anında sanığın elini havaya paralel şekilde kaldırarak ateş ettiğini ifade ederek, "Olayda doğrudan kasıt vardır. Sanık bir takım düşüncelerle hareket ederek doğrudan kasıtla müteveffayı öldürmüştür. Hatta sonradan olay yerine gelen ekip arkadaşlarından motosikleti kullanan tanık beyanlarında da sanığın panik halinde olduğundan bahsetmiştir. Sanık deneyimli bir polis memurudur. Kendisi Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu’na (PVSK) aykırı şekilde hareket etmiştir. Kendisine verilen emir ve talimatlara uymamıştır" dedi.

"Mütalaayı kabul etmiyoruz"

Sanık avukatı ise mütalaayı kabul etmediklerini ve ayrıntılı şekilde savunma dilekçesi sunacaklarını belirterek, "Biz gerek iddianamedeki gerekse mütalaadaki olayın oluş şekline dair anlatımları kabul etmiyoruz. Ceza yargılaması gerçeğin ortaya çıkması için yapılan yargılamadır. Dosya içindeki kamera görüntülerini geçen celse hep beraber izledik. Siz sanığa görüntüleri sordunuz, silahın hangi anda patladığını sordunuz. Sanık da kendi durumunu ifade etti. Sanığın elini yere paralel şekilde tutmuş olması, paralel tuttuğu anda silahını ateşlediği anlamına gelmez. Silahın patladığı an muğlaktır. Olay müvekkilin söylediği şekilde gerçekleşmiştir. Elini paralel tuttuğu anda atış yapmamış, silahını dolduruş yaptığı sırada silah patlamıştır" şeklinde konuştu.

Suçun kasten öldürme değil, taksir kapsamında değerlendirilmesi gerektiğinin altını çizen sanık avukatı, "Müvekkil, ’Müteveffa ölürse ölsün’ kastıyla hareket etmemiştir. Zira silahında 13-14 adet mermi bulunmakla birlikte sadece 1 el ateş etmiştir. Öncesinde ikisi arasında husumet yoktur, karşılıklı iletişimleri de yoktur" diye konuştu.

"Bu kazada taraf olmak istemezdim"

Son sözü sorulan tutuklu polis memuru, "Bu kazada taraf olmak istemezdim. Olay nedeniyle pişmanım. Kerem’in ailesine başsağlığı dilerim" ifadelerini kullandı. Sanık İ.S., tutukluluk halinin kaldırılmasını da talep etti.

Kararını açıklayan mahkeme heyeti, İ.S.’yi "kasten öldürme" suçundan 25 yıl hapis cezasına çarptırdı.

"Kararın yanlış olduğu düşüncesindeyiz"

Duruşma sonrası açıklama yapan sanık avukatı Azad Ölmez, "Duruşmada 25 yıllık bir cezaya hükmedildi. Takdir mahkemenindir ancak gerekli itirazlarımızı yapacağız ancak kararın yanlış olduğu düşüncesindeyiz. İçeride çok gergin bir ortam yoktu" dedi.

Kaynak: İHA