Periton Cerrahı Prof. Dr. Emel Canbay, "Karın zarı kanseri hazımsızlık, iştahsızlık, karın bölgesinin şişmesi ve ayakların şişmesi gibi belirtilerle ortaya çıkabiliyor. Erken tanı tedavide başarı oranını artırıyor" dedi. Türkiye Periton Merkezi’nin kurucusu Periton Cerrahı Prof. Dr. Emel Canbay, karın zarı kanseri ile ilgili açıklamalarda bulundu. Karın zarı kanserindeki güncel tedavi yöntemlerinin anlatıldığı toplantıya uluslararası çok sayıda doktor katıldı. İstinye Üniversitesi’nde gerçekleştirilen toplantıda erken tanının önemine de vurgu yapıldı.

"Hazımsızlık, iştahsızlık karın bölgesi ve ayaklarda şişme varsa doktora görünülmeli"
Periton (karın zarı) kanseri ile ilgili bilgi veren Prof. Dr. Emel Canbay, "Karın zarını aslında karnın içini döşeyen bir çarşaf gibi düşünebiliriz. Bu kanser türünün önemi 1980’lerde çok geç fark edildi. Bu hastalar genelde hazımsızlık, bir şeyi yiyip içememe, iştahsızlık, karın bölgesinin şişmesi, ayakların şişmesi gibi belirtilerle hastaneye başvuruyor. Ameliyat ya da karın içi tedavilerin belirlenmesi için mutlaka periton cerrahisi yapan bölümlere başvurmaları gerekiyor. Hazımsızlık şikayeti olanlar, midesi için gastroskopisi, kolon için kolonoskopisi temiz çıkanlar ya da hastalık bulunanlar ileri tedavi seçenekleri için mutlaka periton cerrahisi yapılan yerlerle bir görüşsünler, fikir alsınlar" dedi. Prof. Dr. Canbay, ayrıca son çıkan bütün yayınların sadece bu işle uğraşanların ellerindeki başarıyı da desteklediğini söyledi.

"Tedaviler gecikirse hastalık ölümcül olabiliyor"
Hastalığın kalıtsal olmadığını söyleyen Canbay, "Eğer bir organdan başlayan kanser sinsice büyüyüp organın dışına ulaşırsa, karnın içine kanser hücresi bırakır ve oradan karın zarı (periton) kanseri dediğimiz bu duruma sebep olur. Aslında Türkiye’de ve dünyada bu hastalık çok fazladır ancak bu hastalar tanı alamadan maalesef kaybedilmektedir. Bunun yanında tanı alanların tedavisinde sadece sistemik kemoterapi ile gidilmesiyle de maalesef tedavide hedefe yönelik yolda gecikmeye neden olmaktadır. Bu durum klasik protokollere de geç yansıdığı için elimizi kolumuzu bağlıyor. Tanıdan sonra geçen süredeki tedavilerin geç uygulanması ise karın zarı kanserinin daha da ölümcül olmasına neden olabilmektedir" diye konuştu.

"Erken tanı tedavide başarı şansını artırıyor"
Karın zarı (periton) kanserinde erken tanı ile tedavide başarı şansının arttığına dikkat çeken Prof. Dr. Emel Canbay, "Karın içine uygulanan intraperitoneal kemoterapi gibi tedaviler mevcuttur ve tedavide hastalığın başladığı organa göre de başarı oranı değişmektedir. Eğer bu hasta bir yumurtalık kanseriyse yüzde 65 oranında bir başarı sağlanabilir. Karın zarı (periton) kanseriyse yüzde 65 oranında başarı oranı sağlanabilir. Kolon kanseri ve mezotelyomada ise yüzde 40 oranında bir başarı sağlanabilir. Mide kanserinde periton metastazında ne kadar erken tedaviye başlanırsa, başarı şansı bir o kadar yükselir. Erken tanı sonrasındaki tedavi ile karın zarı kanseri ölümcül olmaktan çıkıyor" şeklinde konuştu.
Erken tanı sonrası tedavi şansının arttığını ifade eden Yale Üniversitesi Cerrahi Onkoloji Bölüm Başkanı Dr. Kiran Turaga ise "Karın zarı (Periton) kanserinde hastanın periton ile ilgili cerrah ile bir araya gelmesi çok önemlidir. Erken evrede tedavi başarı şansını artırmaktadır. Erken tanı sonrası uygulanan tedavi programı hayat kurtarmaktadır" diye konuştu.

(İHA)