Son yıllarda " genetiği değiştirilmiş ", bir başka deyişle "hormonlu" gıdalar piyasada cirit atıyor.
Karpuz alıyorsunuz, "kabak tadı" veriyor.
Çiğ bir kabak tadı...
Meğer, bir kısım üretici zevat karpuza "kabak aşısı" yapıp, daha çabuk ve daha fazla büyümesini sağlıyor, böylece millete kabak tadında karpuz yediriyormuş…
Kabak tadında karpuz !..
Karpuz desen karpuz değil !..
Kabak desen kabak değil !..
Gıda sektöründe çeşitli ürünlerin genetiğini değiştiren merdiven altı firmalar düpedüz insan sağlığı ile oynuyor.
Köpek eti, at eti, eşek etini kasap, ya da market reyonlarında satışa sunanlar olduğu gibi, mesela kırmızı ete "kanatlı eti" katıp hileli satış yapanlar da mevcut…
Pul bibere kiremet tozu, yoğurda domuz jelatini katanlar, sucuk ve benzeri et ürünlerini tümüyle sakatattan üretip, utanmadan "kalite" reklamı yapanlar da var.
Market reyonlarında " saf bal " bulabilmek ise büyük bir şans eseri…
Sözün kısası "birileri" gıdalarımızla, dolayısı ile "sağlığımızla" oynuyor.
Sağlık Bakanlığı ve Tarım Bakanlığı bu tür hilebazlarla mücadele edip, zaman zaman firma isimleri ile deşifre ediyor.
Bu kapsamda illerde İl Sağlık Müdürlükleri ile İl Tarım Müdürlüklerinin denetimlerini arttırması, özellikle market ve kasap işyerlerinde hileli ürün satılıp satılmadığını kontrol edip, despit edildiği takdirde yasanın öngördüğü en ağır cezai işlemlerin yapılması isteniyor.
Zonguldaklı vatandaşlar da aynı görüşü paylaşıyor, İl Sağlık Müdürlüğü ve Tarım İl Müdürlüğü'ne çağrıda bulunuyor.
" Gıdalarımızla, sağlığımızla oynayanlara fırsat vermeyin, ilk iş olarak genetiği değiştirilmiş kabak tadındaki karpuzları denetleyin"
HABER MERKEZİ