Kıbrıs Barış Harekatının önemine değinen ve yaşadığı o günleri anlatan Muharip Gaziler Derneği Başkanı Necmettin Candaş şunları söyledi:
“20 Temmuz 1974 Kıbrıs Barış Harekatının 50. yıl dönümünde bütün Türkiye'deki gazi başkanlarım, genel başkanım Kıbrıs'ta tören düzenlediler. Kıbrıs Barış Harekatının 50. yıl dönümü nedeniyle Kıbrıs'ta düzenlenen törene Zonguldak’tan 1 muharip gazi arkadaşımız katıldı. Türkiye'den 174 gazi gitti. Orada tören yaptılar.
Kıbrıs Barış Harekatı'ndaki anımın bir tanesini paylaşayım o gün sabah, Cumartesi günü sabahleyin saat yedi buçuk sekize doğru atışlar başladıydı. Bizim Yunan alayıyla beraber muhafız ordusunun arasında bir kilometre yoktu. O da az daha yüksekteydi. Biz 650 kişiydik. Onlar 2000 kişiydi. Eğer onlar da cesaret olsaydı biz o anda orada yok edebilirlerdi. Ama ne oldu? Hava indirme geldi, çıkarma geldi. Derken biz değiştirme birliğiydik. Biz o arada orada biraz kendimizi düzen verdik. Taarruzlara katıldık. Yunan alayını aldık. Rum muhafız ordusunu püskürttük. Ondan sonra Barış Gücü araya girdi. Çünkü barış gücü bize şey vermiyordu. Engelliyordu bizi. Ama biz barış gücünü de geçtik. Harekatın ilk günü çok acılar çektik. Niçin? Hava indirme gelene kadar. Tam bize katılana kadar. Bizim alayımız ne diyeyim? Asker gelene kadar bizim alayımız çok acılar çektik. Kollarımız kan revan içindeydi. Benim yüzbaşım vurulduğunda şarapnel parçasıyla vurulduğunda ben yüzbaşımı sırt torbasında üç kilometre hastaneye taşıdım.
Tüfeğim, sırt torbam, kazmam, küreğim her şeyim sırtımdaydı. Onu da hastaneye taşıdım. Hastanede tedavi altına aldılar onu. Ben tekrar mevzime gittim. Bana dedi ki oğlum sen mevzine git dedi.” ifadelerini kullandı.