Toplumda en yaygın görülen renk körlüğü kırmızı-yeşil renk körlüğüdür. Bu tip renk körlüğünde yeşil, sarı, turuncu ve kırmızı, aynı biçimde algılanır. Renk körlüğünün nadir ve ciddi bir türünde ise görüş bozukluğu ilerleyicidir ve hasta tüm renkleri siyah - beyaz görür. Genel olarak, renk körlüğü günlük yaşamda önemli bir sorun oluşturmaz. Ancak, kırmızı-yeşil renkler bütün dünyanın kara ve deniz işaretlerinde yaygın olarak kullanıldığından ve bu renklerde önemli uyarılar yapıldığından, bu renklerin algılanmaması yaşamsal tehlike oluşturabilir. Bunun yanı sıra, ciddi düzeyde renk körlüğü sorunu olan kişiler renklerle ilgili belirli işlerde çalışamazlar.
RENK KÖRLÜĞÜ NASIL TESPİT EDİLİR?
Renk körlüğünü, tipini ve derecesini tespit edebilen farklı testler bulunmaktadır. Bunlar içerisinde en yaygın kullanılan ise Ishihara testidir. Bu testler özellikle ehliyet, polislik ve askeriye sınavları gibi önemli belgelerin alınması sırasında kullanılmaktadır.
RENK KÖRLÜĞÜ TESTİ NASIL YAPILIR?
İshihara testinde renk körlüğü şüphesi olan hastalara kendisine gösterilen levhalarda yer alan rakam ve şekilleri nasıl gördükleri sorulur. Bu testin muayene esnasında ve yeterli ışığın olduğu ortamlarda 35-40 cm uzaklıktan yapılması gerekir. Testte herhangi bir sorun yaşayanların mutlaka bir göz hastalıkları uzmanına başvurması gerekir.
RENK KÖRLÜĞÜ TEDAVİSİ
Renk körlüğü, büyük oranda kalıtsal temelli olarak meydana gelen bir görme bozukluğu olduğu için hastalığı kesin biçimde ortadan kaldıran herhangi bir tedavi seçeneği mevcut değildir. Ancak kromojen özellikli haploskopik filtrelerle kişinin görme bozukluğu yaşadığı ışık dalgalarına özel olarak renklendirilmiş göz içi lensler ve gözlükler tercih edilebilir. Renk körlüğü tanısı almış kişilerin günlük yaşam aktivitelerini ve trafik gibi alanlara uyumunu kolaylaştırmak için geliştirilmiş olan kromojen filtreli gözlük ve lensler %97 gibi yüksek başarı oranına sahip son derece önemli buluşlardan biridir.