Süper Vali Recep Yazıcıoğlu 20 yıl önce bugün aramızdan ayrıldı. Yeni Adım Gazetesi olarak, Süper Vali’nin hayatını ve ölümünü sizler için derledik…
Recep Yazıcıoğlu kimdir?
2 Haziran 1948 yılında Trabzon’un Köprübaşı ilçesine bağlı Yılmazlar köyünde doğdu. Ankara Üniversitesi’nde Hukuk Fakültesi’ni tamamladıktan sonra 1968 yılında ilk görev yeri olan Aydın’da Maiyet Memuru şimdiki ismiyle Kaymakam Yardımcısı olmuştu.
Süper Vali’nin felsefesi
Yazıcıoğlu’nun dilinden düşmeyecek olan “Bürokrasi Hastalığı” tabirini de burada öğrenmiş oldu. Kısaca bürokrasi hastalığı, üst mercilerin “Bugün git, yarın gel” diye tabir ettiği bir şeydi. Yazıcıoğlu ise bundan hiç memnun değildi.
Recep Yazıcıoğlu nerelerde görev yaptı?
Sırasıyla görev yaptığı ilçeler ise; Kalkandere, Bahçe, Hamur, Ayvacık, Kırıkhan, Alaca ve Akçakoca’da görev yaptı.
En çok ses getirdiği olaylardan birisi de Alaca’da görev yaptığı sırada makam odasının kapısına yazdığı “Kapıyı vurmadan girin” yazısı oldu. Bu olayla ilgili Yazıcıoğulu; “O yazıyı bazıları kapı örselenir gibi zannettiler. Her yiğidin yoğurt yiyişi farklıdır derler, biz de tarzımızı bu şekilde ortaya koyduk.”
Recep Yazıcıoğlu ve Tokat
Akçakoca’da kahvehaneleri kıraathane yaparak halkı kitap okumaya sevk etmiştir. Yaptığı bu yenilikleri takip edenlerden birisi de dönemin Başbakanı Turgut Özal’dır. Özal, Yazıcıoğlu’nu valiler kararnamesine almak istemiş fakat dönemin Cumhurbaşkanı Kenan Evren yaşının küçük olması nedeni ile bunu reddetmiştir. 6 aylık süreçte Turgut Özal’ın ısrarları sebebi ile Kenan Evren izin verdi ve Türkiye’nin en genç valisi unvanı ile Tokat’a atandı.
Recep Yazıcıoğlu’nun aldığı ödül
Artık vali olan Yazıcıoğlu yapacağı icraatler için devletten ödenek gelmesi beklemek yerine, halkala birlikte imece usulü bir şekilde işlerini hallederdi. “Devlet millet el ele!” sloganı ile yürüttüğü işlerle Tokat’a 4000’e yakın derslik açtı. Sonrasında “Yılın Bürokratı” ödülü aldığında ise şu şekilde yazıldı: “Türkiye’nin en genç valisi olmasına rağmen, Tokat’ta yapılan ilkokul ve sağlık ocağı sayısı, Cumhuriyet tarihinde yapılandan daha fazladır.”
Recep Yazıcıoğlu ve Erzincan
Yazıcıoğlu’nun sonraki durağı ise Erzincan olmuştu, görevi sırasında gerçekleşen Büyük Erzincan Depremi’nde 8 aylık süreçte bölgeyi düzene soktu.
Başbağlar Katliamı
Başbağlar Katliamı’da yine Süper Vali’nin döneminde oldu. Bu olayda cami duvarda yazan “Bu Sivas’ın misillemesidir!” yazısı dikkat çekti. Bu olaydan sonra Vali Yazıcıoğlu, Ankara’dan komando birliği talep etse de dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel o bölgede terör yok diyerek bu talebi reddetti.
Başpınar Köprüsü
Süper Vali’nin en büyük hayallerinden birisi Başpınar Köprüsünü yapmaktı. Köprü yapılırsa, 23 köyün bağlantısı tekrar sağlanmış olacak ve terör olaylarına karşı büyük bir darbe vurulacaktı. Tam 8 ayda köprü inşaatını bitirdi.
Recep Yazıcıoğlu nasıl öldü?
20 Şubat 2003 yılında atandığı Denizli Valiliği görevi sırasında 2 Eylül 2003 tarihinde göz muayenesi için kendi şahsi aracı ile Ankara’ya yola çıkma kararı alır. Bunun üzerine dönemin Denizli Ziraat Odası Başkanı Haldun Tellioğlu, çaycısını da alarak “Valimize Mercedes yakışır” diyerek Yazıcıoğlu’nu ikna eder. Ankara’ya 36 kilometre kala, hız sebebi ile Temelli mevki yakınlarında kaza yaptı. Kaza raporunda Haldun Tellioğlu’nun hayatını kaybettiğini, Yazıcıoğlu’nun ise arabadan fırladığı yazmaktadır. Aracın şoförü ise ortalarda yoktur ve Yazıcıoğlu’nun yanından hiç ayırmadığı, notlarını tuttuğu ajandasının olduğu çanta da bulunamamıştı. Kazanın ardından 5 gün kaldığı yoğun bakımdan sonra 8 Eylül günü hayatını kaybetti. Bazı iddialara göre bu kaza değil bir suikasttı. Bu olayların en öne çıkanını ise kardeşi Selma Yazıcıoğlu Özcan’ın söylediği “Onun ölümünün de normal olduğunu düşünmüyorum. Dümdüz yol. Onun normal şekilde öldüğüne inanmıyorum. 3-4 şeritli bir yol. O yolda araba takla atacak, hiç olası bir şey değil. O yolda araba takla atmaz. Suikasttı, başka bir şey değildi.” sözleri olmuştu.