Kayseri Şehir Hastanesi Üroloji Kliniği ve Böbrek Nakli Sorumlusu Doç. Dr. Mert Ali Karadağ, Kayseri Şehir Hastanesi'nde 3 yıl önce kurulan böbrek nakli merkezinde şimdiye kadar 10 böbrek nakli gerçekleştirdiklerini ve nakil yapılan kişilerin sağlığına kavuştuğunu belirtti. Organ bağışı konusunda bilgiler veren Karadağ, "Merkezimiz 2021 yılında faaliyete girdi. Sadece Kayseri değil civar illerine de hizmet veren tek böbrek nakil merkeziyiz. Departmanımız kurulduğundan beri 10 hastaya nakil uyguladık ve başarılı olduk. Bunlardan bir tanesi kadavradan, 9 tanesi de canlı vericiydi. Hepsi hayatlarına gayet mutlu bir şekilde devam ediyorlar. Beyin ölümü gerçekleşen ama halen kalbi atan hastalara 5 kişilik bir heyet tarafından verilen beyin ölümü kararından sonra yakınlarına teklif sunuluyor. Bu artık geri dönüşsüz bir süreç. Görünüşte hasta yaşıyor bile olsa beyin ölümü olduğu için beyin ölümü kabul ediliyor. Aile yakınları tarafından da kabul edilirse kadavra ile ilgili organ verme süreci başlıyor” dedi.

"1 kişi 7 kişiye can olabilecekken toprağa gidiyor"
Türkiye'de böbrek nakli konusunda canlı vericili iyi durumda olduklarını ama önemli olanın kadavradan nakil olduğunu kaydeden Doç. Dr. Karadağ, "Dünyada genel kabul gören ve uygun olanı kadavradan organ naklini artırmak. Bu çok önemli. Bir kadavra 7 kişiye can olabiliyor. Sadece böbrek diye düşünmeyin. 2 böbrek, karaciğer, pankreas, bağırsak, akciğer ve kalpte olabiliyor. O yüzden ülke olarak önemli bir şekilde üstüne düşmemiz gereken konu kadavra naklini artırmamız. Çünkü canlı verici de hastanın herhangi patolojisi yok, sapasağlam geliyor ve böbreğini vererek tek böbrekle kalıyor. O da hayatına devam ediyor ve bir problem olmuyor. Bizim kadavradan nakli artırmamız lazım. Buna izinleri vermemiz lazım. Doğru olanda kadavradan nakli artırabilmek. Kadavradan nakli artırabilmek halk için doğru. Çok daha sağlıklı. Çünkü zayi olup gidiyor. 1 kişi 7 kişiye can olabilecekken toprağa gidiyor. 1 kişi 7 kişiye can vererek de dünyadan göçüp gidebilir. Bu hepimiz açısından bir borç. Şuanda yürüyoruz, nefes alabiliyoruz ama hepimiz birer organ nakil hastası adayıyız. Karaciğer ve böbrek yetmezliğimiz olabilir. Bu hepimizin üzerine düşen bir görev. Bugün benim ihtiyacım yok, evde rahatım ama bu 3 ay sonra böyle olacak anlamına gelmiyor. Hepimizin üzerine düşen görev organ bağışında bulunmak" diye konuştu.
Nakil bekleyen hastalarında zor zamanlar geçirdiğinin altını çizen Mert Ali Karadağ, "Hastalar düzenli diyaliz programına alınıyorlar. Cihazlarda haftada 4 sefer olarak 20 saatleri gidiyor. Ciddi bir zaman kaybı. Kullandıkları ilaçlarla birlikte komplikasyonları artıyor. Böbrek naklinden sonra hastalar ilaçlarını aldıkları sürece hayatlarına kaliteli şekilde devam edebiliyorlar. Hem madden hem de manen tartışılamaz bir üstünlük. Organ nakli diyaliz tedavisinden üstündür. Her anlamda bu kadar net" ifadelerini kullandı.

Kaynak: İHA