Uzun zamandır yazamıyordum bunu fark ettiğim zaman kafama dank etti ve hemen yazmaya başladım.
Öncelikle İdlib’te hayatını kaybeden ve bu vatan uğruna can vermiş tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet yakınlarına sabır diliyorum. Rabbim, Kahraman Türk Ordusunu Korusun ve Yüceltsin.
Buradan sizlerin huzurunuzda tüm şehitlerimize, Kahraman Mehmetçiğimize ve Ben Türk’üm, “ Ne mutlu Türküm diyene “ diyebilen, Türklük gurur ve şuurunu yüreğinde, hücrelerinde ve damarlarında hisseden herkese selam olsun.
Cennet vatanımızda kahramanlarımız her zaman olmuştur.. Rabbim, vatana millete yararlı evlat yetiştirmeyi nasip etsin inşallah herkese.
Anne var doğurmuş, donatmış; ülkeye er olmuş,
Anne var doğurmuş, boşlamış; ülkeye şer olmuş.
Şanlı Türk Tarihinde Hayme Ana’dan Nene Hatun’a, “ Vatını kurtarmadan gelme “ diyen kahraman Türk analarımızı ve Sarı Başbuğ’umuzun annesi Zübeyde Hanım’ı sevgi saygıyla anıyor, ellerinden öpüyorum.
Ben sizlere Bilge Liderimizden bir kıssa paylaşarak sözlerime son vermek istiyorum.
Mustafa Kemal ve Kuvayi Milliye ruhu Yunanı İzmir’e denize döktükten sonra hepinizin mutlaka bildiği bir anekdot var onu anlatmak istiyorum.
Mustafa Kemal’in önüne Yunan Bayrağını sermişler ve Yunan Kralı bizim Türk Bayrağını çiğnemişti sen de Yunan bayrağını çiğne paşam demişler. Sarı Başbuğ da bu söylem üzerine, o hata etmiş ben de bir hata edemem. Bayrak bir milletin onuru şerefidir deyip bayrağı yerden kaldırtmıştır. İşte biz Türk Gençlerinin ve hatta milletimizin Sarı Başbuğ’un bu tevazusunu ve Kuvayi Milliye ruhunu sonuna kadar devam ettirmesi gerekir.
Buna inanıyor bunu söylüyorum ve her zaman Kuvayi Milliye ruhundan bahsederim ama bahsetmek yetmiyor bu ruhu yaşatmalıyız. Ukalaca gelmesin cümlelerim; sistem ve şartlar her ne kadar önce kendimizi düşünmeye itse de önce VATAN!!!
Kişisel koltuk – makam – çıkar ilişkilerinden sıyırılıp VATAN diyebilmeli her insan. Bu memleket üç kuruşa alınmadı; ne canlar gitti, tüyü bitmemiş yetimin hakkı var Arkadaş. Yok öyle bedavadan, çalışmadan, emek sarf etmeden hep bana hep banacılık.
Çanakkale Şehitlikte yatan kahramanlar, biz bugün rahat bir hayat yaşayalım diye hayatlarını kaybettiler. Attığımız her adımda, attığımız her kahkahada, aldığımız her nefeste, övündüğümüz her şeyde hakları var. Nereden geldiğimizi, kimlerin ne zorluklar çektiğini, 15 yaşında cephede savaşan çocukları, karda kışta kağnılarla cepheye mermi taşıyan anneleri, dünyanın seyrini değiştirmiş Sarı Başbuğ MUSTAFA KEMAL’İ unutmayacağız.
Çok fazla uzatmadan; hayatımın her evresinde, her adımında, her mücadelemde, her oluşumumda, yazdığım her satırda, her bakışımda, her nefes alışımda bir an bile aklımdan çıkmayan ve 2 çift sözle sözlerime son vermek istiyorum.
Varlığım Türk Varlığına Armağan Olsun,
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE!
Sevgi ve Saygılarımla