1.50 boyundaki çapsız!

Yeniden göreve gelmek için Ankara'dan ayrılmıyor,

Külliye'nin kapılarında yatıp kalkıyor,

Boy boy fotoğraf çektiriyor,

Ama nafile fotoğraflarda bile boyu zor görünüyor,

Yanına almış yandaşlarını,

Hem de ne yandaş...

Sözde görev istemiyordu!

Kullandı stk'ları aldı görevi,

İki kafadar oturdu makama,

Yapmadıkları kalmadı,

Bir çok kişinin hakkını yediler,

Amaçları neymiş görev yerlerini geliştirmek,değiştirmek...

Siz ancak oturarak koltuk alanınızı büyütürsünüz,

İki ruhlu karakterinizi yıkansanız da temizleyemezsiniz,

Biraz tevazu dedik olmadı,

Bu işler!

Verim aldığınız insanları bir binada toplayıp ezmeye benzemez,

Kalp deniz, dil kıyıdır,

Denizde ne varsa kıyıya o vurur,

Yaptığınız  ziyaretlerde fayda etmeyecek,

Abbas yakında yolcu...

Kendisi de anladı ki;

Çalmadık kapı bırakmıyor,

Başka şehirlerde dağ havası mı?

Deniz havası mı?

Çiçek, böcek kokusu mu?

Yoksa sadece havanızı mı?

Alacaksınız yakında göreceğiz!

Yapılan liyakatsiz atamalar,

Birilerini memnun etme çabası,

Sadece Zonguldak'a zarar veriyor,

Neyse ki;

Artık bir aslanımız var!

Çapsızın gittiğini de çok yakında göreceğiz,

Onu çok sevdiği badem bıyıklı ağabeyi de kurtaramayacak,

Unutmayın ki;

Kar gibi yağıp yeryüzünü kaplasan da,

Güneşin varlığıyla yok olup gidersin.