TTK'ya 2000 işçiden 1500'ünün kurası 13 Ekim Cuma günü Site Kapalı Spor Salonu'nda Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan'ın katılımıyla gerçekleştirildi.
20 Ekim'de ise Bartın'da 400 kişinin, Karabük Yenice'de ise 100 kişinin kurası çekilecek.
Toplamda kur'ada çıkan 2000 işçi ise belirlenen tarihlerlerde kuruma evraklarıyla birlikte başvuracaklar
Öncelikle Türkiye Taşkömürü Kurumu'na 2000 maden işçisi alınacak olmasından dolayı bir Zonguldaklı olarak çok mutluyum.
Bunun bilinmesini kesinlikle istiyorum.
Ancak bazı konularda eleştirilerim de olacak elbette
ASKERLİĞİNİ YAPMIŞ ŞARTI EKLENMELİYDİ
Ve TTK'ya alım şartları içerisinde yaş sınırı ise en dikkat çekici olanıydı.
18-32 yaş arası.
Ve TTK kurasında isimleri çıkan 1500'ünün büyük bir çoğunluğunun ortak özelliği neydi biliyormusunuz
Askerliklerini yapmamış olması.
Şimdi bu 18-19-20 yaşında askerliklerini yapmamış olan madenci kardeşlerimize yakında Askerlik şubesinden celpleri gönderilirse ne olacak?
Bu konu düşünüldü mü hiç
Bence kimsenin aklına gelmedi bu
Maden Mühendisleri Odası Başkanı Çağlar Öztürk ve Genel Maden İşçileri Sendikas Genel Başkanı Hakan Yeşil bu konuya dikkat çektiler aslında, uyarı yaptılar ama ne fayda
TTK'ya yeni işe başlayacak olan ve askerliklerini yapmamış olan madenciler şimdi kısa bir süre kurumda çalışıpta askere giderlerse kurumda hesapta olmayan başka bir işçi açığı sorunuyla karşı karşıya kalınmayacak mı acaba
BEDELLİ SEÇENEĞİ OLACAK MI
TTK Devletin bir kurumu
Kamu İktisadi Teşebbüsü
Yani TTK'ya alım şartlarını devlet belirliyor
Madem ki devletimiz askerliği yapmamış madencileri kuruma almakta bir beis görmedi
E o zaman bu askerliğini yapmamış olan madencelire bedelli askterlik seçeneğini de sunabilir diye düşünüyorum.
Zaten 2 bin işçi alınıncaya kadar bir o kadar kişi emekli oldu
Yılbaşından sonra kurumda emekli olacak olan çok sayıda madencinin sırada olduğu da biliniyor.
Bir yandan emekli olanlar
bir yandan yılbaşından sonra emekli olacaklar olanlar
ve
Bir yandan da askere gidecekler
derken
Yandı gülüm keten helva
İşin işinden çıkılmaz bir hal alıyor
BAŞKENTİ KUDÜS OLAN, BAĞIMSIZ FİLİSTİN DEVLETİNİN KURULMASI ŞART
Filistin'de insanlık dramı her geçen gün artıyor. Filistin konusu, uluslararası toplumun ve kurumların haysiyet sınavı haline gelmiş durumda. Bu durum, verilen sözlerin tutulmaması ve BM'nin Filistin halkını yalnız bırakmasıyla, insanlık için daha da utanç verici bir hale geldi. Siyonist politikalarla hareket eden İsrail, Filistinlileri sistematik olarak öz vatanlarından koparmış ve acımasız katliamlara sebep olmuştur.
Bugün yaşanan hadiselerin tüm sorumlusu İsrail’dir. Gazze'ye yönelik orantısız saldırılar ve katliamlar, insan haklarının tümüne ve ahlaki değerlere aykırıdır. Bölgede barış ikliminin hüküm sürmesi, İsrail'in katliamlara son vermesi ve Gazze'ye yardımların ulaşmasına bağlıdır. Uzun vadede ise 1967 sınırları temelinde, başkenti Kudüs olan, bağımsız, egemen ve coğrafi bütünlüğü haiz Filistin devletinin kurulması kalıcı barışın anahtarıdır.
Başta Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi olmak üzere, tüm uluslararası toplumun, artık daha fazla gecikmeksizin iki devletli çözüm vizyonu temelinde tarafları adil bir çözüme yönlendirmek için sorumluluk alması gerekmektedir. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ifade ettiği gibi; ‘İsrail'in devlet olarak varlığını sürdürebilmesi ve vatandaşlarının güvenliğini sağlaması ancak bu şekilde sağlanabilir.’
Son olaylar, 56 yıldır devam eden hukuksuz işgal ve buna bağlı politikaların doğurduğu bir sonuçtur. Toprakları, hayat ve gelecek umutları elinden alınan Filistin halkı bugün yeni ve emsali görülmemiş bir kuşatma altındadır. 2 milyon insanın yaşadığı ve 16 yıllık ablukayla çoktan bir açık hava hapishanesine dönüşmüş bulunan Gazze'ye sağlanan gıda, enerji ve insani yardımların kesilmesi, sivil yerleşimlerin hedef gözetilmeksizin vurulması uluslararası hukukun açık ve ağır bir ihlalidir.
Bu gerilimin devamı telafi edilemez sonuçları doğuracağı açıktır
Tabiki bizler de işgalci İsrail’in yaptığı katliamları şiddetle ve esefle kınıyor, bölgede barış ikliminin bir an evvel tesis edilmesini temenni ediyoruz. Dualarımız ve desteklerimiz, dün olduğu gibi bugün de Filistinli kardeşlerimizin yanında. Filistin'de hayatını kaybeden kardeşlerimize Allah'tan rahmet diliyor, yaralılara acil şifa temenni ediyorum
İçimiz kan ağlıyor
İsral'e karşı toplumda büşük bir öfke patlaması yaşanıyor.