Ereğlili işadamı İrfan Yazıcıoğlu

Yazıcıoğlu Ailesi’nin büyüğü, işadamları İlhan, İhsan ve İslam Yazıcıoğlu’nun ağabeyi, Ak Parti’nin yeni nesil siyasetçilerinden genç işadamı Ömer Yazıcıoğlu’nun babası…

Yazıcıoğlu Ailesi, Ereğli’de temiz ve dürüst ticaretin temsilcisidir.

Ereğli’de ticaretin büyük kısmında var olan, otomotiv, inşaat ve kuyumculuk sektörlerinde en güvenilir kuruluşları yöneten Yazıcıoğlu Ailesi, devlete ödediği vergi, oluşturduğu istihdam ve Ereğli ekonomisine sağladığı katma değer ile ilçedeki ticaret hayatının sağlam kalelerinden birini oluşturuyor.

Yazıcıoğlu Ailesi, baştan beri Ak Parti’ye gönül vermiş bireylerden oluşuyor.

Yıllardır Ak Parti’de gönüllü olarak siyaset yapan Yazıcıoğlu Ailesi, önce ailenin büyüğü İrfan Yazıcıoğlu, şimdi de en genç üyelerinden Ömer Yazıcıoğlu’nu milletvekili adayı olarak çıkardı.

Çizgisini hiç değiştirmedi, Ak Parti’den hiç şaşmadı, tıpkı ticaret hayatında olduğu gibi, siyaset hayatını da “dürüstlük” ve “güven” üzerine kurdu.

*

Sayın İrfan Yazıcıoğlu’nu uzun yıllardan beri tanıyan gazetecilerden biriyim.

Onun, gerek ticaret, gerek siyaset hayatında “şaibeli” işlere bulaştığını hiç görmedim, işitmedim.

Ereğli’de döviz bürosu da vardır, yasal döviz ticareti yapar.

Yazıcıoğlu Ailesi, harama el uzatmaz, şaibe ile Yazıcıoğlu adı yanyana gelmez.

Son günlerde bunun “aksini” savunanlar var….

Sistematik bir biçimde, “birileri” Zonguldak yerel basınına sufle ve servis ediyor, Bakacakkadı’da gerçekleşen bir arazi ticareti nedeniyle İrfan Yazıcıoğlu hedef haline getirilmeye çalışılıyor.

*

İrfan Yazıcıoğlu, müteşebbis bir işadamı

Arazi alır, arsa alır, konut inşa eder, konut alır, konut satar…

Bakacakkadı’da yatırım için uygun gördüğü bir araziyi “bedelini ödeyerek” satın almasının, bu işten rahatsız olanlar tarafından “şaibe” olarak tanımlanması ciddiye alınacak bir durum değildir.

Kendileri alsaydı “şaibe” olmayacaktı, Yazıcıoğlu alınca “şaibe” mi oluyor?..

Bu konudaki alışveriş karşılıklı “rıza” ile yapıldığına göre, sonradan talep üzerine imar düzenlemesi yapılması, bu ticaretin “şaibeli” olduğunu göstermez.

Bu durumdan şikayetçi veya rahatsız olanlar her kimse, sözkonusu arazi ile ilgili bir dilekçe veya resmi bir başvuru ile talepte bulundular mı?..

Bunu yapabilmeleri için önce araziyi satın almaları gerekirdi, oysa böyle bir talep olmadığı, ancak arazinin İrfan Yazıcıoğlu ve Belediye Başkanı Oktay Albuz’un kardeşi tarafından satın alındıktan sonra “kıymete bindiği” anlaşılıyor.

Önceden “basiretli” davranmayanlar, arazi kıymete bindikten sonra ah-vah edip, Yazıcıoğlu’na hiç hak etmediği “şaibe” söylemleri ile saldırmaya çalışmaları kamuoyu tarafından ciddiye ve dikkate alınmıyor.

Boşuna nefes tüketmeseler iyi olacak.