Madenin ve madencinin kenti Zonguldak’ta,
Yaz aylarının gelmesi ile birlikte boğulma vakaları yaşanmaya başladı.
Saatler önce Kilimli’de 17 yaşında bir genç boğuldu.
Günler önce Uzunkum’da 37 yaşındaki bir kişi boğuldu.
Bir ay önce Ereğli’de 7 yaşındaki çocuk boğuldu.
Aynı tarihte 20 yaşındaki üniversite öğrencisi boğuldu.
Yani aslında saymakla bitmez boğulma vakaları…
112 Acil Sağlık Ekibi çalışanları hastaneden çok denize gidiyorlar.
Her gittiklerinde de bir cansız beden alıp getiriyorlar.
Peki hemen hemen her gün bu olayın yaşandığı kentte sorun ne ?
Eksik ne ? Hata ne ? Önlem neden alınmıyor?
Bazı bölgelerde sahil güvenlik görevini sürdürüyor.
Bazı yerlerde cankurtaranlar var.
Bazı yerlerde de Jandarma ekipleri denize girmeyi yasaklıyor.
Fakat bazı plajlar sahipsiz!
Denizin, yeşilin ve mavinin eşsiz tonunu barındıran bu şehir neden sahipsiz ?
Plaj demeye bin şahit istenilen yerler bakılmaya doyulmaz hale getiriliyor.
Peki Zonguldak’ın Plajlarına neden sahip çıkılmıyor?
Burada vakit geçirmek için gelen vatandaşlar neden ölüme terk ediliyor ?
Konunun muhatapları önlem almak için neyi bekliyor ?
Ailecek gidilecek plaj yok.
Zaten çoğuna lağım akıyor.
Hastaneler, aciller dolup taşıyor.
Yeterince temizliği yapılmayan plajlarda hastalık kapılıyor.
Asla denetim yapılmayan büfe,market benzeri yerler insanları soymaya devam ediyor.
Tuvaletler, kabinler hak getire…
Vatandaşa hizmet olarak çıktığınız yolda,
Plaj adı altında hizmet verdiğiniz yerleri denetleyin.
Bir kule değil birden fazla kule ve cankurtan koyun.
İşte masraf çok, şöyle böyle yalanlarını bırakın.
Çünkü sizin yaz boyunca en fazla para aldığınız yerler,
İnsanların canını hiçe saydığınız plajlarınız.
Artık oturduğunuz koltuğun hakkını verin!
İnsanları ölüme değil doğanın eşsiz güzelliğini yaşamaya sevk edin.