*Ceza işleyene ödül gibi bir sistemin var olduğu…
*Korkusuzca hakka, hukuka, hukukçusuna başkaldıran insanların çoğaldığı…
*Cinayetlerin arttığı…
*Tecavüzlerin çoğaldığı…
*Uyuşturucunun peynir ekmek gibi sattığı…
*Rüşvetin akıl almaz yollarının keşfedildiği…
*Eğitimde iyice dibe batıldığı…
*Enflasyonun bu denli yükseldiği…
*Ahlaksızlığın çığ gibi büyüdüğü…
*Dini değerlerin ayaklar altına alındığı…
*Faturaların bel büktüğü…
*Emekli maaşlarının asgari ücretin altında kaldığı…
*Birikim yaparak bir şeyler elde etme isteğinin yok olduğu…
*Sağlıkta negatif yönde devrimlerin yapıldığı…
*Doktorlara bu denli saygısızlığın arttığı…
*İnsanların çok mutsuz olduğu…
*Geleceklerinden emin olamadığı…
*Kadın cinayetlerinin ise özellikle arttığı…
*Hayvanların eziyete uğradığı …
*Karanlıkta insanların okul-iş için sokağa döküldüğü…
*Medyanın gerçeklerden uzak söylemlerinin çoğaldığı…
*Liyakatsizliğin zirve yaptığı…
*Torpilin işe başlama evrağı olduğu…
*Trafik magandalarının arttığı…
*Pazar alışverişlerinin bile bel büktüğü bir devire denk gelmek…

Yıllar sonra torunlara anlatsak…
Bunadı bizim babaanne derler…

Eski kuşaklar bilir,
İki ayda bir gelirdi elektrik faturaları…
Erzaklar çuvallarla alınır…
Suç işlemekten, ola ki karakola düşmekten korkulur,
Emekli ikramiyesiyle insanlar ev alırdı…
Belki dünyaya açılan telefonlar yoktu ceplerinde,
Memleketlerine giderken duble yollar ile övünemiyorlardı ama
En mühimi olan,
Geçinme kaygısını yaşamıyorlardı…
10 çocuğu da olsa geleceklerinden korkmuyordu…

Etrafınıza bakın!
Sabahları insanları inceleyin…
Herkes mutsuz…
Okula giden öğrencisi de,
İşe giden bireyi de…

Bunun en büyük nedenlerinden biri de yarına güven olmamasıdır!

Hayal kuramamaktır!

*Harcamasam ne olacak paramı ki, sanki istediğim arabayı-evi alabileceğim, istediğim yerlere seyahat edebileceğim isyanı varya hani, insanları tüketim çılgınlığına düşürüyor…

Ondan gidip bir kahveye 150 lira veriyorlar…
Bir termosa binlerce lira bayılıyorlar…
Ayakkabıya-monta biçilen rakamları gözü kapalı kabul ediyorlar…
Bir kahvaltıya yarısını yiyemedikleri halde ödemeyi seve seve yapıyorlar…
Dubai çikolatasını bile sırf bu yüzden sürekli alıyorlar…

İnsanlar kendilerini bir şekilde mutlu etmeye çalışıyor anlayacağınız!

İnsanlar artık ‘anı yaşa’ ‘carpediem’ mottosunu mecburen hayatlarına geçirdiler…

Bunlardan sebep;

Özellikle gençleri kınamaktan vazgeçin…
Kendilerini anlık mutlu etmek için doğru yada yanlış bir şeyler yapan insanları rahat bırakın…

Maslow’un İhtiyaçlar Piramidi’nin hala ilk basamağında kalanlar demek istediklerimi anlayacaklardır…

Diğerlerinin tuzu zaten kuru…
Mutsuzluğun, umutsuzluğun ve deli gibi alışveriş çılgınlığının çok büyük bir çığlık olduğunu göremeyecek kadar da halktan uzaklar bu tuzu kurular…

Ne diyeyim, tuzunuzu fazla edin de kokmayıverin…