Kıdem tazminatı.
Gerçekten her türlü gelişmelere açık.
Herkes bir şeyler konuşuyor.
Kıdem tazminatı olanlarda bir güvensizlik.
Acaba neler oluyor?
Sorun ne?
Devlet kıdem tazminatı hakkımızı elimizden alıyor mu?
Bir çok gelişmeler mevcut.
Kıdem tazminatı.
Devlet bu konuda tazminat ödemek istemiyor.
Hazine garantili kesinlikle istemiyor.
Memurlar.
İşçiler.
Kamu da çalışan.
Özel sektörde çalışan.
Hepsi kıdem tazminatı ile ilgili.
Alakalı.
Ne olacak?
Ne diyor.
Kıdem tazminatı.
İşçinin emekli parası.
Çoluk çocuğunun rızkı.
Çok önemli bir para.
Tam 25 yıl üzerine.
Veya 35 yıl üzerine kesilen paraların toplamı..
Kıdem tazminatı.
Peki bu para artık yok olacak.
İktidar böyle istiyor.
Hükümet bu şekilde düşünüyor.
Cumhurbaşkanı ise işveren ve işçi sendikaları anlaşsın diyor.
Hazine garantili kıdem tazminatı ödeyemeyiz sözlerini duyuyoruz.
Hem de çok açık ve net.
İşveren kanadı kıdem tazminatı vermek istemiyor.
Bu artık açık ve net.
İşçi sendikaları ise bizim kırmızı çizgimizdir diyor.
Memur sendikaları her zaman olduğu gibi ses yok.
Sessiz.
Tık ok.
Bekleme modunda.
TÜRK İŞ artık bu konuda dün itibarı ile tam 81 ilde aynı anda eş zamanlı açıklama yaptı.
Hem de çok gür bir sesle.
Kırımızı çizgimiz.
Kesinlikle kabul etmiyoruz.
Kıdem tazminatı .
Memur veya işçi sendikaları.
Özel olsun.
Kamu olsun.
Kıdem tazminatı ödenecek.
Kamu da sorun yok gibi lanse ediliyor.
Aslında kamu önemli.
Özel sektör için kıdem tazminatı ödemek istemiyor bir görüntü hakim.
Kamu bir şekilde ödeyecek.
Burada aslında şu önemli.
Bugüne gelen kıdem tazminatı süreci.
Bugün sonlandırılmak isteniyor.
Gerçekleşir mi?
Bilemiyoruz.
Gerçekleşirse.
Ülke bu konuda tüm işçi örgütleri sokağa dökülür.
Genel grev kapıda.
Bu çok tehlikeli bir durum.
Konum.
Çok dikkatli hareket etmek gerekir.
Kıdem tazminatı için bana göre pimi çekilmiş bir el bombası.
Kıdem tazminatı için TÜRK İŞ, kırımız çizgim diyor.
Geri dönüş yok.
Ve bu kırımızı çizgi sendikacılar ile işveren temsilcilerinin arasını açacak.
Hem de çok büyük bir gerginlik ile.
Sonuçlarını bugün adına düşünmek bile istemiyorum.
Bu konu pişirilip ve pişirilip önümüze geliyor.
Kamuoyu yaratılıyor.
Ve şurası bir gerçek ki,
Sonbaharda bu konu ya hayata geçecek.
Ya da kökünden sona erdirilecek.
Bakalım gündemi neler belirleyecek.
Darbe denildi.
Ayasofya.
Deniz aşırı ülkeler.
Ülke ve dünya gündemi o kadar yoğun ki,
Adrenalin hep tavan yapıyor.
Hep tavan ve zirve.