‘’Mazlumların sesiyiz’’

Bu sloganı sürekli duyuyoruz, duyabiliyoruz.

Evet, mazlumların sesiyiz. Mazlumların sesi olmakgüzel.

Dışarıdaki tüm mazlumların sesi olalım da.

Ülkemiz büyük coğrafyaya hitap ediyor.

Her yerde varız.Türkiye’nin sloganı ne?

Türkiye beklenen ülkedir. Gelen ülkedir.

O açıdan ülkemiz tüm coğrafyasına sahip çıkıyor

Bunların hepsi çok güzel.

Hepimiz bu gücümüz karşısında gurur duyuyoruz.

Her yere yetişiyoruz.

Bugün kendi adıma içerideki bazı mazlumlar ne olacak diye soruyorum?

Ülke halkının dar gelirlisi çok, orta gelir kalmadı, refah payı herkes için geçerli değil.

Yaşam pahalı, geçim zor; düşük ve fakir kesim arttıkça artıyor.

Alım gücü dip yapıyor. Halkın geçimi nasıl olacak?

Dışarıda mazlumların sesi olurken ve onlar unutulmazken içerideki mazlumlar ne olacak?

Onları kim düşünecek? Geçim zor, hayat daha da zor.

Emekliler maaş zamlarında hayal kırıklığı yaşadı.

Asgari ücret herkes adına şaşkınlıkla karşılandı.

Memur ve çalışan kesimde çok mutlu değil.

Memur sendikaları hemen her gün ‘’Refah payı’’ diyor.

Enflasyon farkı deniliyor.Her yerden çığlıklar geliyor.

Uzun süre sonra verilen zamlar kamuoyunda çok da hoş karşılanmadı.

Memnuniyet sıfır.Bu sene halk nezdinde mutluluk çok düşük.

İşçi kesiminde pek çok şikayeti yüksek maaş almalarına rağmen görüyoruz.

Zonguldak tarafından bakınca kamu adına yeraltı işçisi memnun ve mutlu, yer üstü ise kan ağlıyor.

Bunu da canlı olarak görüyoruz ve yaşıyoruz.

Kıdem tazminatının emekliliğe yansıması, 2025 yılında % 30 düşmesi, azalması..

Hem de maaşa yansıması ve kıdem tazminatının toplu ödeme büyük düşüş göstermesi;

herkesin emeklilik başvuru yapmasına neden oldu.

Zonguldak’ta bunu çok güçlü hissediyor.

Bugüne geldiğimizde ise aylık maaşların artışı halk nezdinde olumsuzluk ile karşılandı.

Bu durumun büyük moral bozukluğunu halkın üzerinde hissediyoruz.

Hem de çok güçlü.

Evet, 2025 yılına girerken maaşların dip yapması ile artışların istenileni vermemesi,

Çalışanların ve emeklilerin zammının yüzde olarak 15 ve 30  gibi oranlarla sabitlemesi,

Bununla birlikte zam artışlarının durdurulamaması,

Zamların durdurulamamasıyla kira ve diğer gıda dahil pek çok zammın otomatik artışları,

Kamu hizmetlerinde zam artışının % 45 gibi oranlara gelmesi,

Kira artışının %60 olması, gecikme faizlerinin çok artması,

Cezaların misli ile olması… Say say bitmiyor.

O zaman bu yapılan zamlarla ve gelen zamların oranı arasında neden büyük fark oluyor?

Toplumda büyük infial yarattı.

Evet Zonguldak ve ülkemizde dar gelirliler için önemli katkılar var.

Vakıflarımız çalışıyor.Sosyal Aile ve Politikalar Bakanlığı yoğun destek oluyor.

Maaş bile bağlanıyor.

Doğalgaz, elektrik ve su paralarına kadar ödeniyor.

Hasta bakım parası, kömür yardımı.

Bu sene tam 2.400 ton kömür dağıtıldı. Önemli miktarda ailelerimiz yararlandı.

Devamla yaşlılara sahip çıkılması.

Devletimiz gerçekten bu konuda özveri ile halkının yanında oluyor.

Zonguldak Valiliği Vakıflar Müdürlüğü her yıl milyonlarca lira harcama yapıyor.

Hakkaniyetli ve başarılı çalışmalara imza atıyorlar.

Maşallah her yere yetişiyorlar.  Geçen yıl bütçeleri  121 milyon liraydı.

Bu yıl ki rakamı alamadık. Biliyorum ki rakam büyüktür.

Dar gelirlimize maaş bile veriliyor.Birçok yerden imkanlar sağlanıyor.

Buna da şükür.Geleceğim nokta ise, dar gelirli sayımız artarak devam ediyor.

Yoksulumuz daha da yoksul oluyor.Yoksulluk sınırı arttı.

Dört kişilik ailenin geçim standardı belli.

Kaç aile bu standart yakalayabiliyor? Bu sayı çok daha artacaktır.

İçerideki mazlumlarımız artmasın.

İçerideki dar gelirlimizin refah payını yükseltelim. Çalışma olanağı sağlayalım.

Bu konuda İŞKUR‘da elinden geleni yapsın. Maaş girmeyen ailelerimize öncelik verilsin.

Dar gelirlerimiz azalsın, azalmalı.

Orta gelir yükselmeli. Ülkemiz toplumunun refah seviyesi artmalı.

Mazlumların sesi olurken, içerideki mazlumları da unutmayalım.

Onlarında refah seviyesini ve yaşam standardını artıralım, yükseltelim.

İnşallah diyelim.

Şimdilik nokta.