Zonguldak İl Genel Meclisi’nde bürokratlara yönelik sert bir eleştiri oldu.
İl Genel Meclis Üyesi Rıfkı Gültekin, bürokratlara verdi veriştirdi
Bürokratların her şeye karıştıklarını söyledi.
Devrek mesire alanı ve Devrek baston sarayı projeleri konusunda mecliste söz alan Rıfkı Gültekin, projenin aslında gayet iyi olduğunu ancak bürokratların her şeye karışmasından dolayı projelerin asıllarından değişik olarak tamamlandıklarını ve dolayısıyla bununda hatasını seçilmişler olarak kendilerinin çektiğini söyledi ve “Bürokratlar her şeye karışmasınlar” uyarısında bulundu.
Bu uyarı ne kadar etkili olur bilmeme ama haberin okunma oranın yüksek olması kamuoyunu oldukça ilgisi çektiğine işaret ediyor.
Sanıyorum bu uyarıyı bürokratlar aldılar
Peki cevabı nasıl olacak
Bürokratlar bildiğiniz gibi 566’ya tabi olduğu için sözlü olara cevap veremezler belki ancak onlarında elbette kendilerine göre bir cevap şekli olabilir.
Ancak şöyle bir soruyla bu konuyu devam ettirmem gerekiyor
Tüm günah bürokratların mı
Vur abalı misali tüm suçu bürokratlara yüklemek bence çok büyük bir hata
Çünkü o bürokratları da yöneten seçilmişler var, stk temsilcileri var
Var da var işte
Kısaca bürokratlar bence bu kadar sert bir eleştiriyi hak etmiyorlar
**
TÜRK KADINI EŞSİZDİR..
Türk kadını tarihimizin her devresinde eşsiz fedakarlık ve cefakarlık göstermiştir.
Şanlı tarihimize baktığımızda Türk kadını cephelerde kahramanlıklarla destanlaşmış, hayatın her alanında önemli sorumluluklar almıştır.
Ülkemiz çok özel bir konumda Avrupa ve dünyada henüz yokken Atatürk, kadınlara seçme ve seçilme hakkını herkesten önce verdi. Çünkü o biliyordu ki; Kurtuluş Savaşı’nda mücadele ederken yanında daima yer alan Türk kadınıydı. Ve kadınların hak ettiği o hakkı kendilerine teslim etti.
Kadınlarımız dünya’ya yön vermeye devam etmektedir,
Türk Kadını, Cumhuriyet döneminde kültürel birlikteliğin vermiş olduğu kazanımlarla hak ettiği yerini almış, bu başarısını günümüzde de devam ettirmektedir. Sahip oldukları hakları en iyi biçimde kullanan kadınlarımızın ülkemizin gelişmesine ve çağdaşlaşmasına büyük katkılarda bulunduğu bir gerçektir. Ev ve iş yaşantısında büyük başarılara imza atan kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü eşitlik, kalkınma ve isteklerini dile getirdikleri, birlik ve dayanışma günü olarak kutlamaları en büyük dileğimizdir.
Sosyal ve ekonomik hayatın her alanında büyük fedakarlıklar gösteren ve rol üstlenen kadınlarımıza daha çok sahip çıkmalı ve hak ettikleri değeri vermeliyiz.
Peygamber efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v)’in ‘Cennet annelerin ayakları altındadır’ sözünün muhatabı olan kadınlar, doğumdan ölüme kadar hayatın her anında varlıklarını hissettiğimiz, bizi biz yapan güzide değerlerimizdir.
Bu duygu ve düşüncelerle tüm kadınların ‘8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutluyor, sevgi ve saygılarımı sunuyorum.