Hepimiz bir şekilde vücudumuzun bize işaret verdiğini fark ederiz, değil mi?
Bir gün enerji doluyuzdur, ertesi günse sanki yerle bir olmuşuz.
Kafa karışıklığı gibi, midemiz de aynı şekilde…
Peki, bu durumu neyle açıklıyorsunuz sizler?
Stres, kötü uyku, belki de kötü bir yemek mi?
İnanın cevap daha basit ve daha tuhaf…
Bağırsaklar!
Evet, doğru duydunuz!
Bağırsaklarımız, sadece sindirimle ilgilenmiyor.
Onlar aslında vücudumuzu yöneten, belki de pek çoğumuzun göz ardı ettiği küçük, sevimli, ama bir o kadar da güçlü bir mikro-krallık.
Netflix’te yayınlanan “Bağırsaklarınızda Saklı Sırlar” belgeseli, bu fikri tam olarak gözler önüne seriyor. İzleyin derim!
Dışarıdan göremediğimiz, ama içerde büyük bir kaos yaratan bir dünyaya sahip bedenimiz!
İçinde yaşayan bakteriler ve mikropların sayısı gerçekten yuh dedirtebilir!
Hazırsanız eğer,
Bağırsaklarda toplamda 100 trilyon mikroorganizma var!
Hem de bizlerle muhatap dahi olmadan, sadece vücudumuzu yönetiyorlar.
İşin ilginç yanı, bunlar o kadar etkili ki;
Ruh halimizi değiştiren şey, o küçük bakterilerin dansı işte!
Son zamanlarda depresif hissettiniz mi ya da aniden enerjiniz düştü mü?
Belki de o “mutluluk hormonu” dediğimiz serotonin’in %95’ini bağırsaklarınız üretiyor ama o iyi bakılmadığı için o ruh halindesinizdir... Kim bilir?
Şaşırtıcı, değil mi?
Sağlıklı bir bağırsak florası, sadece iyi bir diyetle sağlanmıyor yalnız bilesiniz.
Aynı zamanda uykumuz, stres seviyemiz ve hatta ruh halimiz de bu dengeyi etkiliyor.
Peki, bu kadar basit mi?
Tabii ki değil!
İşin içine antibiyotikler, düzensiz yaşam biçimleri ve yanlış beslenme girdiğinde, o düzen altüst olabiliyor işte.
Kötü gıda alışkanlıklarımız ya da fazla işlenmiş yemekler, bağırsaklarımızdaki bu küçük yaratıkların çoğalmasına neden olabilir.
Ve sonuç?
Duygusal dengeyi kaybetmiş bir ruh hali, yorgunluk ve belki de depresyon.
Kulağa korkutucu geliyor, değil mi?
Ama korkmayın, çünkü çözüm de bağırsaklarımızda gizli!
Evet, doğru.
Sağlıklı bakterilerle dost bir ilişki kurmak, tüm bu dertlerimizi çözebilir.
Dengeli bir beslenme, probiyotik takviyeleri, yeterli uyku ve tabii ki stresten uzak durmak.
(Stresten uzak durmayı da başarabilirsek şayet…)
…
Gerçekten de içimizde ayrı bir dünya var…
Ve dış dünyayla bağlantısını en iyi bağırsaklar biliyor…
Bütün mesele, onları dinlemekte! Aranızı iyi tutun derim…
Son olarak ne alaka diyeceksiniz ama,
Tuvaletlerde kibrit bulundurun…
Kibriti çaktığınız an, arkadan girenler rahat nefes alacaktır (;
Minnak bir tüyo. Probiyotikli günler…