Bir yerel seçim öncesinde değerli arkadaşım Şair Galip'in taşlama (hiciv) tarzında yazdıklarını hatırlıyorum...

Kimbilir kimlere giden bu taşlamada, adaylığını açıklayan Şair Galip, kamuoyuna özetle şöyle sesleniyordu !...

" Ey ahali !.. Eğer beni seçerseniz, rüşvet de alacağım, yolsuzluk da yapacağım !.."

Hani, seçim zamanlarında meydanlara çıkıp hamasi nutuklar atan, seçildikten sonra da milletin anasını ağlatıp, yolsuzluğun alasına yapan, rüşvetin alasını alan, ahlaksızlıkta tavan yapan belediye başkanları var ya !..

Şair Galip'in taşlamaları onlara gitmiştir herhalde...

 ***

Diyelim ki, bir "belde" belediye başkanı...

Az zamanda neler başardığı (!) besbelli...

Halk arasında "müteahhit seven belediye başkanı" olarak tanımlanıyor.

İşin aslını bilenler ise o belediye başkanının müteahhitleri değil, müteahhitlerin o belediye başkanını "sevdiğini" savunuyor.

Demek ki, karşılıklı sevişiyorlar...

Bu arada olan vatandaşa oluyor.

***

Doğru-dürüst, görevinin bilincinde olup, sorumluluğunun farkında olan belediye başkanlarımızı tenzih ediyoruz.

Siyasi parti temsilcilerinin bu tip "zübük" karakterli belediye başkanlarına dikkat etmesi gerekiyor.

Aman dikkat !..

Birtakım kafa-kol ilişkileri ile tombaladan çıkar gibi edindikleri mevkileri korumaya çalışıp, siyasi parti yöneticileri veya milletvekillerine şirinlik yaparak harama haram katmaya devam etmek isteyenlerin, rüşvet ve yolsuzluk çarkına razı olmamak gerekiyor.

Ne yazık ki, çoğu kez rüşvetin belgesi olmuyor, minareyi çalan kılıfını da hazırlamış oluyor.

Bu yüzden artık sağır sultanın bile duyduğu ayyuka çıkan söylentileri ciddiye alıp araştırmanın tam zamanıdır.

Aksi halde Galip Yılmaz Çavuş, ner seçim zamanı, aynı şiiri yeniden yazmak zorunda kalabilir.

Erhan ÇAKMAK