Vali bölgesinden esnaf arkadaşlarla konuşuyoruz…
Söz dönüp dolaşıp bir ‘oda başkanına’ geliyor.
Esnaflardan birisi, ‘Odayıda batırdı, kendisinide batırdı’ şeklinde bir laf ediyor.
Adam yıllar yılı esnaf odasının başında lüks ve şatafat içinde yaşamış…
Har vurup harman savurmuş…
Bir yediğini bir daha yememiş, bir giydiğini bir daha giymemiş.
Nasıl olduğunu kimse anlayamamış…
Meşhur oda başkanı, her gelene ağlayıp sızlayıp, ‘odanın battığından, sefillere oynadığından’ söz ediyormuş…
Ancak yıllar yılı odanın başından ayrılmıyor, yakasını da bırakmıyormuş…
Öyle ya… Sefilleri oyanayan bir odanın başında bulunmak için bunca ısrarın sebebi nedir?
Bırak gitsin ozaman…
Esnaf odalarını ya da kooparatiflerini ‘Ağlama duvarına’ çevirenler yerine, esnafın derdine derman olacaklar gelsin. Kendileri odaların olanakları ile ‘lüks hayat’ sürerken esnafın gelince kırk dereden su getirenlerin bu kuruluşların yakasından düşmeleri gerekiyor. Kötü örnek olmaz, ancak bu örneklerden ilimize olanlara gereken cevabı yine esnaflarımız tarafından verilmesi bekleniyor.
Bunun zemini ise kongre salonlarıdır.
ERHAN ÇAKMAK