“ YAZMAK” Bu kelimeyi 12 Temmuz 1932 tarihinde Mustafa Kemal Atatürk’ün talimatı ile kurulan “ Türk Dil Kurumu ” nasıl açıklamış bakalım.
- Söz ve düşünceyi özel işaret veya harflerle anlatmak. “ Büyük bir heyecan, bir haz içinde şu satırları yazıyorum.” – Ö. Seyfettin
- Yazı ile anlatmak, yazıya dökmek. “ Adresini bilmiyorum ki yazayım.”
- Yazar olarak görev yapmak.
- Yazı ile bildirmek, haber vermek. “ Mağlubiyet Almanya’yı karıştırmış, gazeteler yazıyor. “ A. İlhan
- Bir bilim veya edebiyat eseri oluşturmak.
- Sayaç vb. sayılarla niceliği belirtmek.
- Kaydetmek. “ Çocuğu okula yazdılar. “
- Bir göreve almak. “ O delikanlıyı polis yazmışlar. “
- İnsanın geleceğini belirlemek. “ Yazan böyle yazmış. “
- Gelinin yüzünü süslemek. “ Kalem alıp kaşın gözün yazmalı. “ – Halk Türküsü
Evet, Sevgili Okuyucular “ YAZMAK “ kelimesinin Türk Dil Kurumu’ndaki anlamını burada sizlerle paylaşmak istedim. Bazılarının bu anlamlara geldiğini çoğumuz biliyordur zaten de mesela ben gelinin yüzünü süslemek anlamını bilmiyordum. Sizlerin sayesinde ben de bu kelimemizin on değişik anlamını öğrenmiş oldum.
Şimdi “ YAZMAK “ kelimesini yeni nesile, gençlere sorsam bana “ Yürümek “ diye cevap verebilirler. Biraz konuyu açacak olursak; sosyal medyada karşı cinse mesajlar atarak etkileme çabası. En basit açıklaması bu sanırım bu mecrada YAZMAK – YÜRÜMEK olmuş. TDK bu yan anlamı es geçmiş olsa da biz bu anlamı da eklediğimiz zaman 11 tane anlam bulmuş olduk.
Olurda biriniz bana “ YAZMAK NEDİR ? ” diye sorarsanız.
Ben;
“ Yaşam Biçimi “ derim.
“ Nefes Almak “ derim.
“ Adalet Aramak ” derim.
“ İnsanlardan Kaçmak “ derim.
“ Huzur “ derim.
“ Emek “ derim
“ Yalnızlık “ derim.
“ Mücadele “ derim.
“ Cesaret “ derim.
“ Sevgi “ derim, “ Saygı “ derim, “ Aşk “ derim, “ Dertleşme “ derim, “ Gözyaşı “ derim.
Şimdi başlığıma cevap vermek istiyorum.
Bence;
Bir insan hayata tutunmak için yazar.
Ya sizce?