Eğer bunu başka bir partinin genel başkanı dese şaşırmam da CHP gibi nerdeyse en cahil üyesi hayatında en az 100 kitap okumuş bir partinin genel başkanı diyorsa partisini hiç tanımamış derim.
Ne dedi sayın Kılıçdaroğlu partili muhaliflerine; “ felsefi derinlik gösterin sabaha bırakır giderim”. Bu sözün herhalde en anlamsız olacağı parti CHP dir. Az önce yazdım! İl veya ilçe yönetimlerinde hiç görev almamış, hatta mahallesinde delege bile çıkamamış düz üyelerinin bile bir çok konuda seminer verecek kadar donanımlı olduğu bir partiden bahsediyoruz. Günlük gazetesini okuyan, haberleri yandaş kanallardan değil her yönüyle öğrenen/irdeleyen, sokakta sürekli halkın içinde olan, emeğin ve alın terinin kıymetini en iyi bilen, vatansever, halkçı ve milli değerlere bağlı insanların oluşturduğu bir partinin genel başkanı partisini hiç tanımamış demek ki!
Etrafında hiçbir işe yaramayan, Genel Merkeze 90 kilometre uzakta olan Haymana’nın Türk Öğün “çalış” köyünü bile bilmeyen, Polatlıyı yol üstünde bir belde sanan, hayatında bir kez bile BALA ya gitmemiş adamlar o lüks genel merkezde genel başkan danışmanlığı yapıyor.
En az 10 kez sırf uyarmak için yazdım( gereken yere ulaştırılmadığına eminim) ”ne olur seçim öncesi kalın broşürler bastırmayın” yazdıklarınızı CHP li üyeler zaten biliyor. Diğer oy almak istediğiniz kesim ise hiç okumuyor. Parayı kağıt israfı yapacağınıza “ etkili ama kısa televizyon reklamı “ hazırlayın. Her kanala reklam verin.
Bir tane tarafsız! gazeteyi ücretsiz(yada çok düşük ücretle) halka dağıtma işini başlatın. Kahvelere, duraklara, parklara, çarşıya-pazara ulaştırın. Şöyle bir baksalar bile bir gün dikkatlerini çeken bir konu olduğunda okurlar mutlaka.
İktidara gelme düşüncesini taşımayan isimleri değil partiden aday göstermek , üyelikten çıkaracaksın. Bir dönem milletvekilliği yapanı bir sonraki dönem aday göstermeyecek ama tıpkı adaymış gibi çalışmasını isteyeceksin. Yaptığı özveri ve çalışma onun istikbalini belirleyecek. Başarı yoksa “kusura bakma” diyeceksin.
Önseçimler belki de bu yolda en doğru aday belirleme yöntemi. Üye bazında yapacaksın. Delege bazında iş katakulliye dönüyor. Genel merkez kontenjanı çok değerli isimler için sınırlı sayıda olmalı. Buldun mu rahmetli Ecevit gibi bir ismi, memleketinden hemen aday yap. Sırtımda taşırım. Partinin 'yöre' milletvekillerinin ;“iyi kötü okunan bir köşe yazarıyım” bende bile telefon numaraları yok. Gerek duymuyor ki ! Diğer insanlar nasıl ulaşacak? Seçimden seçime ortaya çıkanlara hiç itibar etmeyeceksin. Kendi seçim çevresinde sevilmeyen adam, partiye ne kazandırır ki?
Hangisini yaptın ey genel başkan? Tuğla gibi broşürleri dağıtmaktan kadın kolları “kas” yaptı. Hayatında etrafındakilere çay bile ısmarlamayan tipler senin lütfunla aday gösterildi. Seçimden seçime ortalığa çıkanlara paye verdin. Diyarbakır’da Rize’de aday göstersen asla kazanamayacak adamları garanti yerlere koydun ve partiye canla başla hizmet edenleri dışladın. Hasta yatağında Deniz Baykal’ı aday gösterip Eren Erdem’i kurtlar sofrasında bıraktın. Sende mi var felsefi derinlik? Güldürme adamı !
Bitti mi yazacaklarım. Hayır. Meraklıları yarın yazının ikinci bölümünü yine bu satırlarda bulacaklar.