Zonguldak Jeoparkı.

Uzun zamandır yoğun çalışılıyor.

Zonguldak adına çok önemli ve değerli.

Bir önceki valimiz Erdoğan Bektaş, Manisa’ da mülki amir olarak görevli iken, il adına hem Kula ilçesinin JEOPARK projesinin geldiği nokta, Salihli ilçesi ile büyüyen ve gelişen projesinin Manisa adına turizmine kattığı katkı, ülkemizin ilk jeopark projesinin hayata geçmesi adına zamanında olan bilgilerini, deneyimi ve tecrübelerini de katarak, Zonguldak’ta da start vermişti.

O dönem Unesco ile olan iyi ve olumlu ilişkilerini de kullanarak.

Zonguldak’a unesco’ ya rapor sunan deneyimli heyetini getirmiş.

Çok uzun süreli bu heyet Zonguldak’ta kalmıştı.

Yaklaşık  45 ile 60  günlük bir sürede çalışılmıştı.

Çok önemli raporlar hazırlanmıştı.

Bu çalışmalar basın adına aslında gizli yürütülmüştü.

Tabi ki bizlerin, kendi adıma benim haberim olmuştu.

Konaklama yerlerine ve misafirhanelerine kadar bilgimiz vardı.

Bu çalışma bugünlerin de içinin dolmasına başlangıç olarak sebep oluyordu.

O çalışmada ki raporlar, unesco’ya dosya sunulması.

Ve bugünlere gelen süreç, tabi ki sürecin devamlılığı adına Sayın valimiz Mustafa Tutulmaz, bir şanstı.

Sayın valim projeyi ısrarla takip etti.

Olumlu neticelenmesi adına yoğun uğraşıldı.

Çalışıldı.

Zonguldak JEOPARKI projesi ortaya çıktı.

Kendi adıma Zonguldak kömür jeoparkı projesine daha geniş çerçeveli projeksiyonlar bakıyorum

Bu nedenle hafta sonu çok önemli bir çalıştay Zonguldak’ta gerçekleşti.

Açılışı yapıldı.

Tam üç gün sürecek.

Cumartesi, Pazar ve pazartesi dahil çok geniş bir sunumlu ve değerli bilgiler içeren bir çalıştay hayata geçecek. Geçti diyebilirim.

Dediğim gibi çok dolu bir program var.

Zonguldak adına değerli ve önemli.

Yurt dışından pek çok unesco uzmanı ve delegesi ilimizde.

Ülke geneli birçok değerli uzman isimler de ilimizde.

Dedeman Otel’ deki konferans salon ambiyansı çok da iyi değildi.

Böyle bir kongre.

Çok sıkışık bir ortama resmen mahkum edilmiş.

İlk gün açılışta salon adına neden yetersiz ve derinliği olmayan Gelik salonu seçildi.

Anlayamadım.

Diğer salonlar dolu olsa bile boşaltılabilirdi. Ki boştu.

Benim görüşüm salonun çok sıkışık olması izleyiciler ve katılanlar adına bir handikaptı.

Devamla.

Jeopark adına Manisa Kula ilçesine gitmiş.

Kula Belediye başkanının üç gün özel misafiri olmuş, ağırlanmış, konaklamış ve tüm bölgeyi gezmiş Zonguldak adına tek gazeteciyim.

Kula jeoparkı aynı zamanda Salihli ilçesine kadar uzanmış bir doğa parkı.

Gez gez bitmiyor.

Akın akın tur otobüsleri geliyor.

Ta 12 ay turizme açık.

Kula jeopark sayesinde çok büyümüş ve çok da ekonomik olarak kendini aşmış.

İlçe nüfusu 45 000. Belediye bütçesi ise bu sene tam 365 milyon.

Jeopark anlayışı Kula ilçesinde ilçe merkezine doğru çok genişlemiş.

Birçok  tarihi evler restore ederek şehre kazanım sağlamış. Sağlamaya da devam ediyor.

Üç gün boyunca bölgeyi resmen taradık.

Kula ilçesindeki herkes Ülkemizin ilk ve tek jeoparkı olmakla övünüyorlar.

Bizde orada şunu söyledik.

Ülkemizin ilk ve tek değil.

İkinci jeoparkı Zonguldak’ta hayat buluyor.

Bulacak dedik.

O günlerden bugüne tam sekiz ay geçti.

Ve bizim jeopark artık hayata geçme adına  gün sayıyor diyebiliriz.

Kula ilçesindeki yetkililer.

2023 yılında uluslararası unesco jeopark kongresinin Kula ve Salihli’de yapılacağını deklare ettiler.

Ve o kongreye çok önem veriyorlardı.

Zonguldak’ta unesco yetkililerin gerçekleştirdiği ülke dışı yaklaşık 15 uzman ve delegenin de ilimizde olması bizler adına da bu yönden çok değerliydi.

Ve gelelim hafta sonu dar alanda ki kongrede açılış konuşmalarına.

Unesco başkan vekili.

Rektör hocam.

Belediye başkanım ve Sayın Valim Tutulmaz ile konuşmalar sona erdi.

ZBEÜ Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer, Rektör hocam çok güzel bir konuşma yaptı.

Projenin önemine dikkat çekti.

Belediye başkanım Alan ise projenin heyecanını her yerinde hissediyordu ve yaşıyordu, uzun zaman sonra Belediye başkanımız çok sade bir o kadar da verimli bir konuşmayı kentimizin hassasiyet ile birleştiriyordu.

Valimiz Mustafa Tutulmaz’ ın konuşmalarında çok dikkat çekici idi. Kısa bir pasaj verelim istedim. Uzun bir konuşmaydı ama her söylem çok değerliydi.

Sayın Vali Tutulmaz, Jeolojik bir değer olan taş kömürünün bulunmasıyla önem kazanan ve bugünlere gelen Zonguldak aynı zamanda tarihi, kültürel ve doğal güzellikleriyle de dikkat çekmektedir.

Bu değerler ulusal ve uluslararası alanda yeterince tanınabilmiş değildir.   Zonguldak’ın, sahip olduğu tüm değerlerle tanıtılması, markalaştırılması sektörel   çeşitliliğin sağlanması, turizmin geliştirilmesi, kısaca ilimizin sürdürülebilir ekonomik ve sosyal kalkınmasının sağlanması amacıyla başlatılan jeopark çalışmalarında bugüne kadar önemli bir aşama kat edilmiştir.

Jeoparklar;   jeolojik, doğal   ve kültürel değerler temelinde yer küreyi  bizlere   tanıtan ve sevdiren, korumayı esas alan ve sürdürülebilir yönetimi benimseyen alanlar olup, bu değerlerin korunarak gelecek nesillere aktarılması ve yöre halkının  refahının arttırılması açısından oldukça önemlidir.

Aynı zamanda bilimsel çalışmaların, araştırmaların ve toplumda yer  küreye karşı farkındalık geliştirme çalışmalarının yürütüldüğü jeoparklar, sürdürülebilir kalkınmanın da çok önemli bir aracıdır. Bu çalıştayda da jeoparkların yönetimi ve sürdürülebilirliği konusunda farkındalığı arttırmak, ayrıca uluslararası iş birliği fırsatlarına kapı aralamayı amaçlıyoruz.

2018 yılında çalışmaları başlatılan Zonguldak Kömür Jeoparkı'nın UNESCO Türkiye Milli Komisyonu tarafından 2022 yılı Aralık  ayında Ulusal Jeopark olarak ilan edilmesi de bizler açısından önemli bir kilometre taşı olmuştur.

UNESCO Türkiye Milli Komisyonu’nun Kula-Salihli, Ida Madra ve  Zonguldak’ı ulusal  jeopark ilan eden bu kararı,   Zonguldak'ın yer bilimleri açısından önemi ile bugüne kadar gösterilen çabaların karşılığının görülmesi açısından da oldukça önemli ve değerlidir.

Jeoparklar, sadece birer koruma ve öğrenme alanları değil aynı zamanda yarattıkları sosyal ve ekonomik faydalarla sürdürülebilir kalkınmaya da önemli katkılar sağlamaktadır.

Turizm sektörünün gelişmesi, yeni iş alanları yaratılması,   kırsal kalkınma, yerel işletmelerin  desteklenmesi, yerelde üretimin arttırılması, kadın girişimciliği ve girişimciliğin geliştirilmesini destekleyen jeoparklar sayesinde önemli bir sosyal ve ekonomik canlanma ortaya çıkmaktadır. Ayrıca Jeoparklar UNESCO ile bulundukları bölgelerin markalaşmasına da çok değerli bir katkı sunmaktadır.

Bu noktada, bir lokasyonun sahip olduğu varlıkların korunması ve gelecek nesillere aktarılması açısından sürdürülebilir yönetim ilkelerine sadık kalmak büyük  önem  taşımaktadır.

Esasında  yer kürenin korunması,  sürdürülebilir   yönetimi  sadece Jeoparklar için değil tüm dünya için önemlidir. Özellikle hızlı nüfus artışı,  doğanın tahribatı, iklim değişikliği gibi konular son yıllarda gündemi daha fazla meşgul etmektedir. Bu konularda farkındalık yaratmak ve başarılı sonuçlar elde etmek için uluslararası iş birliği ve  koordinasyon gerekli olup  Jeoparklar  konunun çözümü için önemli  bir araç teşkil etmektedir.

Bu çalıştay, farklı ülkelerden uzmanların bir araya gelerek fikirlerini paylaşacağı ve deneyimlerini aktaracakları bir platform oluşturmaktadır. Bu platform, jeoparkların korunması ve sürdürülebilir yönetimi konusunda yeni fikirlerin ortaya çıkmasına, iyi uygulama örneklerinin aktarılmasına ve uygulanabilir çözümlerin geliştirilmesine de olanak sağlayacaktır.

Değerli   konuklar,

Sizlere Zonguldak ve Zonguldak Ulusal Kömür Jeoparkı hakkında da kısa birkaç  bilgi  aktarmak istiyorum.

Zonguldak’ın il idari sınırlarının   tamamı ile deniz tarafında 2  kilometrelik  şeridi içeren  3.502 km2 alana sahip Zonguldak Kömür Jeoparkı’nda 50 asıl ve 59 potansiyel jeositimiz vardır. 13 adet jeositin küresel düzeyde öneme sahip olduğu bu   jeoparkta,  sizlere de saha gezileriyle bir bölümünü gösterme fırsatı bulacağız.

İlin sahip olduğu jeolojik varlıklar kadar sahip olduğu endüstriyel miras ögeleri de oldukça zengin ve değerlidir. Bu açıdan da Zonguldak gerek dünyada gerekse de ülkemizde önemli bir  yere sahiptir. Jeoparkta, asıl jeositlerin 27’si jeoloji ve 11’i de kömür endüstrisiyle ilişkilidir.

2022 yılı itibarıyla toplam nüfusu 589 bin olan İlimiz toplam nüfusun %36’sı halen kırsalda yaşamaktadır. Zonguldak Ulusal Kömür Jeoparkı’nın başta kırsal kesim olmak üzere girişimcilik, eğitim, farkındalık ve turizm konularında ilimizin sürdürülebilir kalkınmasına önemli katkılar sunacağı da aşikârdır.

Zonguldak, doğal varlıklarıyla da önemli bir potansiyel barındırmaktadır. İlin toplam yüz ölçümünün %56,1’i ormanla kaplıdır. Bu sebeple de zengin bir flora ve faunaya sahiptir. Orman varlığı, yaylalar, ağaç türleri, kuş kolonileri, yarasalar, şelaleler, mağaralar, tabiat anıtları ve tabiat parklarıyla bu unsurların önemli bir bölümü jeoparkın ayrılmaz bir parçası haline getirilmiştir.

Zonguldak’ın günümüzden 6.500 yıl öncesine uzanan tarihsel geçmişi ve kültürel değerleri bulunmaktadır. Bu doğrultuda antik kentler, antik eserler, kültürel varlıklar, somut olmayan kültürel miras gibi birçok unsuru bünyesinde barındırmaktadır. Jeoparkın asıl jeositlerinden 12’si kültürel, 9’u ise arkeolojik ve tarihsel öneme sahiptir.

Sayın Valimizin konuşması aslında yapılacak çalıştayın da kısa bir özeti gibi idi.

Ben kısa ama önemli bir bölümü paylaştım.

Çalıştay sonucunu önemle bekliyorum.

Açılış sonrası basına kapalı idi.

Sunumlarda ise farklılıklar gördüm.

Zonguldak JEOPARKI adına Karabük ve Bartın’a doğru genişleyecek mi?

Bu da önemli bir tespit olur.

Bu iki komşu illerimizi yine bizler ayakta tutacak mıyız?

Acaba onlar böyle bir proje geliştirse bize de imkan sağlar mı?

Son Karaelmas nostalji tren seferi adına atılan derin kazık halen daha unutulmadı.

Bu illerin bizden ayrılmasının hatasını her anlamda canlı olarak görüyor ve yaşıyoruz.

Sayın Valimizin Zonguldak Jeoparkı hayata geçirme adına yaptığı çok büyük katkı ve devamlılık adına projenin de ortaya çok güçlü çıkması her türlü takdire şayan.

Kutluyorum, tebrik ediyorum.

Zonguldak Jeoparkını detaylı içeriklerle yazmaya devam edeceğiz.

 Şimdilik nokta.